ANNE BABALARA DÜŞEN EN ÖNEMLİ GÖREV..

Meslek seçiminde hata yapılması ve mutsuz bir hayatın sebebi çocukların ilgi ve yeteneklerinin zamanında doğru tespit edilememesidir.7-17 yaş Kariyer Danışmanlığı bu nedenle çok önemlidir.
Meslek bireylere sadece para kazandırmaz.İyi bir meslek standardı, yüksek bir yaşam,kaliteli bir eş,kaliteli arkadaşlardan oluşan bir çevre,iyi bir şehir,güzel bir ev,güzel tatil imkanları ve daha pek çok artıyı beraberinde getirir...
Çocuklarınızın hayatına gerçek katkı sadece akademik yaşamı desteklemekle sunulamaz onların mutluluğu ancak ilgi ve yetenekleri doğrultusunda kendilerini gerçekleştirebildikleri zaman sağlanabilir.. 
Çocuğunuzun mizacını,ilgi ve yeteneklerini doğru mesleklerle buluşturmak istiyorsanız Kariyer Danışmanınız yanınızda..

FORMÜL VİP ÜMİTKÖY.... KARİYER EĞİTİMİ VERİLİYOR.

FORMÜL VİP ÜMİTKÖY ETÜD MERKEZİ'NDE 

KARİYER EĞİTİMİ VERİLİYOR.

       

Formül Ümitköy Vip Etüd Merkezi'nde velilerimizle paylaşım saatindeydik...

Erken yaşta Kariyer Eğitiminin amacı ve önemi ile ilgili bilgi ve samimiyet dolu paylaşmışlar hafta sonumuzu aydınlattı.
Tüm velilerimize katılımlarından dolayı teşekkür ederiz....

Yoğun Akademik Programımıza ek olarak Kariyer Eğitimi ile erken yaşta doğru hedeflere doğru adımlar atıyoruz...

TEOG SONRASI ANNE BABALARIN YAPMASI GEREKEN 10 ŞEY....

TEOG SONRASI ANNE BABALARIN YAPMASI GEREKEN 10 ŞEY....

    1. Önce derin bir nefes alın, hayat kalitenizi etkileyen stres kaynaklarından biri daha bitmiş oldu.

    2.Çocuğunuzu göstermiş olduğu çabadan dolayı tebrik edin.

    3.Sonuç ne olursa olsun ona karşı olan sevginizin değişmeyeceği konusunda ona güven verin.

    4.Sınav iyi geçti ise ve çocuğunuz beklediği iyi sonucun geleceğini düşünüyorsa her şey güzel demektir.

    5.Böyle bir durumda çocuğunuzun şimdiye kadar sürdürdüğü çalışma yöntemini devam ettirmesine destek olun.

   6.Bir sonraki Teog için beklentilerinizi yükseltip ( Bu iyi geçti bir sonraki daha iyi geçer umarım...şeklinde...) çocuğunuzun erkenden yeni bir sınav kaygısı yaşamasına neden olmayın.

   7. Eğer sınav çocuğunuzun beklediğinden daha kötü geçmiş ise yapmanız gereken en önemli şey kaygılarımızı çocuğunuza çok fazla yansıtmadan akıllıca çözümler üretmektir..Çünkü kaygı bulaşıcıdır.

    8. Okul yada etüd merkezinde, destek aldığı öğretmenleri ile sınav soruları üzerinde tek tek durarak nerede hata yaptığını tespit etmesini sağlayın.Yapılan hata eğer dikkatsizlikten kaynaklı ise bol soru çözmeye devam etmesini öneririm.Ancak genel bir dikkat sorunu varsa diğer sınava kadar dikkat geliştirici etkinlikleri de günde birkaç kez yapması faydalı olacaktır.

    Yapılan hata konuyu iyi anlamamasından kaynaklı ise ;
  - Ders çalışma yöntemlerini gözden geçirmesi ve öğrenme stilleri anketi uygulanarak en iyi nasıl öğrendiğinin tespit edilip ona göre bir çalışma yönteminin belirlenmesi en doğrusu olacaktır.

  - Ayrıca sürekli dersine giren öğretmenler dışında farklı öğretmenlerden aynı konuyu dinlemesini sağlamanız çok etkili bir yöntemdir. Her öğretmenin konuyu anlatış ve ele alış şekli farklıdır. Öğrenci bir öğretmenden anlamadığı konuyu diğer bir öğretmenin yöntemi ile çabucak kapabilir.
Bu soruna kısıtlı kaynak yerine pek çok farklı kaynaktan ders çalışmakta çözüm getirecektir.

    9. Yani diğer sınava dek yapılması gereken en önemli şey hayat rutinlerini bozmadan öğrencinin eksiklerini nokta atışlarla tespit edip akıllıca çözümler üretmektir.Boş nasihatlerin çocuğunuza hiçbir katkısı olmayacaktır. Unutmayın bu yaş grubu çocukların hala yönlendirilmeye ihtiyacı vardır.

    10. Eğer çocuğunuzun genel bir motivasyonsuzluğu var ise mutlaka hedef belirleme ve kariyer eğitimi basamaklarını tamamlamakla ilgili bir eksiklik vardır.Bir uzman yardımıyla ki bu Psikolojik Danışman ya da Öğrenci Koçu olabilir, hedef belirleme, mesleki yönelim belirleme, mesleki olgunluğun derecesini belirleme gibi ölçümlerin yapılması ardından gerekli profosyonel desteğin verilmesi yerinde bir çözüm olacaktır....

Benimle Kalın.....

MESLEK SEÇİMİNİ ETKİLEYEN ÇOCUKLUK YAŞANTILARI....

ÇOCUKLUK YAŞAMININ İZLERİNİ TAŞIYAN MESLEKLER

Kariyer Danışmanlığının kaynakları arasında dolaşmak farklı farklı bilgilerle buluşturuyor beni...Yurt dışında yapılan çalışmalar bazı meslek gruplarını farklı kuramlara göre araştırıp ilginç sonuçlara ulaşmışlar. 

Psikanalitik Kuram araştırmalarının sonuçları çocukluk yaşantılarındaki bazı ebeveyn tutumlarının bireylerin meslek seçimlerini nasıl etkilediğini ortaya koymuş...

MUHASEBECİLER

Tuvalet eğitimini son derece baskı altında alıp, anne babaya itaati öğrenen bu grup içtepilerini kontrol ederek anne babasının övgüsünü almayı başarır...Bu iletişim anne baba özdeşimini geliştirir.

Anne babanın beklentisini boşa çıkartmamak için katı ve otoriter tutumlar geliştiren çocuğumuz bunu iş hayatına geneller....

Bir şirketin tüm hesaplarını kontrol altına alabilmek, gelir gider ve olabilecek kar ve zararı hesaplamak herhalde ancak disiplinli bir kişiliğin işi olabilir..Ne dersiniz.....

YARATICI YAZARLAR

Bu çocuğumuz ise muhasebecinin tam tersine itaatten çok küçüklüğünden itibaren isyan etmeyi tercih eder.Doğuştan getirdiği isyancı kişiliğin yaşadığı çatışma,anne baba ile daha az özdeşim kurmasına neden olur.    Sonuç................

Zayıf Süper Ego....Bu nedenle isyancı çocuğumuzun az gelişen süper egosu toplumsal normları kabul etmez,sosyal normlara ters düşer...Her türlü baskıya zıt hareket eder...

Özdeşim kuramayan,toplumla ters düşen çocuğumuz kişilik gereksinimlerini gerçekleştirmek için yaratıcı hayal dünyasının kollarına kendini bırakır ve harika eserler ortaya çıkarır...

Tüm dünyayı peşinden sürükleyen yazarlar ancak böyle kişilik özelliklerinden çıkabilirdi zaten...

MEMURLAR

Bu araştırmanın sonucunu dünyada ki diğer memurları düşünerek yorumlamanızı rica edeceğim zira bizim ülkemizde memurluk kişilik özelliklerinden dolayı değil mecburiyetten seçilen meslek gruplarından maalesef...

Yurt dışında yapılan araştırmalar -yine psikanalitik kurama göre- memurlar için de farklı çocukluk özelliklerini ortaya çıkarmış..

Özellikle temizlik hastası olan obsesif ebeveynlerin yetiştirdiği bu çocuklar ebeveynlerine benzeyip titizlik ve temizlik konusunda ısrarcı ve düzenli bir iş hayatına önem verdikleri için memuriyeti tercih ediyorlar....Tıpkı bizim memurlar gibi değil mi!!!

AİLEDE SALDIRGANLIĞA KARŞI TAKINILAN TUTUMLAR VE MESLEK GRUPLARI

Üç grup meslek; saldırganlığa takınılan tutum açısından incelenmiş ve ilginç sonuçlara ulaşılmış..

Hukukçular,sosyal hizmet uzmanları ve diş hekimleri....

Hukukçular ve sosyal hizmet uzmanlarının ailelerinde saldırgan davranışların daha fazla kabul gördüğü, diş hekimlerinin ailelerinde ise saldırgan tutumların daha çok bastırıldığı tespit edilmiş.

Bir psikolojik danışman olarak yorumum şu ki; insan yaşamının en önemli iç güdülerinden biri olan saldırganlığı içeren tepkilere aile olarak belli oranda hoşgörülü olabilmeliyiz. Elbette toplumsal ve ahlaki sınırları aşmadığı sürece..Çünkü doğru şekilde kanalize edilebilen saldırganlık bireylerin duygularını dengeli bir şekilde yaşayabilmesini sağlar.

Zorluklarla ve kriz durumları ile mücadele edebilme yollarını geliştiren bireyler de hukukçu ve sosyal hizmet uzmanı olamayı tercih etmiş olabilirler..

Saldırganlık duyguları sürekli bastırılan bireylerde kişiliklerindeki bu açığı doğru ve meşru bir şekilde tatmin etmenin yolunu ciddi kas gücü gerektiren diş hekimliği mesleğinde bulmuş olabilirler...

Siz kendi çocukluğunuzu hangi mesleklerle tamamladınız? Merak ediyorsanız, meslekler ve çocukluk yazı dizimi takip etmeye devam edin...

Benimle Kalın....

ZEKA GELİŞİMİ DESTEĞİ İÇİN UZMAN ÖNERİLER

4.ZEKA VE YETENEK KONGRESİ - ODTÜ

Geçtiğimiz hafta sonu 4.düzenlenen Zeka ve Yetenek Kongresine katıldım.Etkinliği Türkiye Zeka Vakfı düzenledi,ODTÜ ev sahipliği yaptı. 

Katıldığım her etkinlik çocukların kariyer eğitimine katkı sağlamak adına bana ipuçları veriyor.Ben de bu ipuçlarını tek tek not defterlerime işliyorum.Edindiğim bilgiler 16 yıllık tecrübemle harmanlanıp danışanlarıma yansıyor.Artık blog sayfamdan da çocuk gelişimine değer veren tüm anne babalara yansıyacak.

Kongre tam bir bilgi ve deneyim ziyafeti idi.Akademik dünyanın köşe taşları,harika projelerin yaratıcıları,popüler dünyanın iyi örnekleri çocuklar için bir araya geldi.

KONGREDEN YANSIYANLAR....

Bugün sizlerle kongreden aldığım taze bilgileri paylaşmak istiyorum.Erken yaşta kariyer eğitimi dizimize bilim adamlarından katkılarla başlayalım....

Kıymetli hocamız Prof.Dr. Ziya Selçuk "Yeteneğe İnce Ayar:Mizaç Yaklaşımı" dedi ve kariyer gelişiminin en önemli unsurlarından biri olan mizacın 9 tipini bizlerle paylaştı.

İlerleyen bölümlerde mizaç tipleri ve meslek seçimi konulu ayrıntılı bilgileri sizlere aktaracağım.

         

Klinik Psikologların kraliçesi Prof.Dr.Ferhunde ÖKTEM hocamızı her kahve arasında takip edip önerilerini dinledim.Harika bilgiler, deneyimlerimle sarmaş dolaş oldu.Üstün yetenekli tanısı konulan çocuklarımızın her ne olursa olsun yaşıtlarıyla beraber eğitim görmesi gerektiğini ifade eden Öktem, çocukluk döneminde zeka gelişimini besleyen en önemli faktörün oyun olduğunu ifade etti.

Çocukların kariyer gelişimi de çocukluk döneminde oyuna ve oyuncaklara olan ilgileriyle şekillenmektedir.Çocukluk döneminde çocuklar ilgilerine göre oyuncak seçimini gerçekleştirir.Ve ilgiler var olan yetenekleri beslemeye başlar.Bu nedenle sizin sunduğunuz materyallerin yanında çocuğunuzun yöneldiği oyuncaklarında alınması kariyer gelişimi konusunda önemli katkı sağlayacaktır.

Prof.Dr. Ferhunde ÖKTEM ve Ben

New York Üniversitesi'nden online kongreye bağlanan Gelişim Psikoloğu DoçDr.Selçuk ŞİRİN öğrencisinin henüz yeni yaptığı bir araştırmanın sonuçlarını bizlerle paylaştı.Araştırmanın sonuçları şöyle;

• Zeka gelişimini etkileyen en önemli etkenlerden birisi çocuğun 3-6 yaş döneminde aldığı nitelikli okul öncesi eğitim. Araştırmalar çocuklarda var olan zekanın alınan bu eğitimle 7-8 puan artabildiğini göstermiş.
• Zeka gelişimini etkileyen en önemli ikinci etken çocuğun ebeveynleriyle geçirdiği zamanın çokluğu ve iletişimin kalitesi. Yine bu durumunda çocuklarda var olan zekaya 7-8 puan kattığı görülmüş.
• Üçüncü ve Şirin'in ifadesine göre kendilerini de şaşırtan son sonuç DİYET. Yani vitaminlerin zekaya olan etkisi. Araştırmalar çocuklar için kullandığımız çinko,B1,B2 vb. gibi vitaminler zeka puanında artış sağlamazken düzenli olarak alınan Omega 3 vitaminin zeka puanında 3 ila 3.5 artış sağladığı...

                                                                           

Doç.Dr. Selçuk ŞİRİN New York Ünv.

Tüm Türkiye'nin polisiye dizilerden tanıdığı Prof.Dr.Sevil ATASOY

üstün zeka ve üstün yeteneğin suç işlemede ve suçluların bulunmasındaki etkilerini anlattı.Suç işleyenlerin zannedildiği gibi çok zeki olmadıklarının pek çoğunun çok basit ipuçları ile yakalanabildiğini ifade etti.Ancak aslında kriminal bölümlerinde kanıt toplama konusunda çalışan emniyet görevlileri için üstün zeka ve yorum gücünün çok önemli olduğunu ifade etti.Çünkü ne kadar mükemmel laboratuarlarınız olsa da olay yerinde üstün dikkatle kanıt toplanamıyorsa faili meçhulleri çözmek imkansızdır.

Kongrenin bu bölümü de benim kariyer danışmanlığı alanımda işe yarar bilgiler vermişti.Bir kriminal memuru yada adli tıp uzmanı olmak isteyen danışanlarımda aramam gereken en önemli özelliklerden biri de üstün zeka ve yetenekti.

İŞTE KONGREYE KATILAN İYİ PROJELER VE RENKLİ SİMALAR.....

OYUNCU ANNE ŞERMİN ÇARKACI

                  

ÜMMİYE KOÇAK. PANELİST,YÖNETMEN,YAZAR

   

AHMET MÜMTAZ TAYLAN.OYUNCU,YÖNETMEN



Çocuklarınızın kariyer eğitimine katkıda bulunacak etkinlikleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim...

Benimle Kalın....

YARIN MUTLU BİR TEOG DİLİYORUM....

YARIN MUTLU BİR TEOG DİLİYORUM....

Mutlu diyorum çünkü insan mutluluğu başarıdan daha değerlidir...

Sevgili Anne Babalar...

TEOG çocuklarımızın geleceğe adım atmasını sağlayan basamaklardan biri sadece....

Yıllar sonra arkanıza dönüp baktığınızda küçük bir tebessüm olarak yanağınıza konup geçecek...

Bu gece mutlu olmanızı gerektirecek o kadar çok sebep var ki...

Hadi bir bakalım bunlar nelermiş...

ANNE BABALARA TAVSİYELER...

• Herşeyden önce bu gece aynanın karşısına geçip kendinizi tebrik edin....Lütfen bunu yapın..Çünkü 13 yıl boyunca sabırla büyüttüğünüz filiziniz artık bir çiçeğe dönüştü...Yavrunuz hayatının en  tatlı yıllarında boyundan ve yaşından büyük çabalarla bugüne kadar geldi.Emeğinize ve yüreğinize sağlık..

• Sizler hayatınızın en az 9 yılında çocuğunuzu her gün okula hazırlayıp,götürüp getirdiniz yada servisin onu eve bırakıp bırakmadığını kontrol etmek için telefona sarıldınız. Kahvaltısını hazırladınız,beslenmesini hazırladınız yada yemekhane için bütçenizden para ayırdınız.Kitaplarını,kırtasiye masraflarını yapıp harçlığını cebine koydunuz.Siz müthişsiniz..

• Okuldan büyük bir heyecanla eve döndüğünde çok yorgun olmanıza rağmen onu dinlediniz yada dinlermiş gibi yaptınız.Sonuçta bu da büyük bir başarı bence....İşte harikasınız ne yapalım..

• Haaaa birde 9 yıldır yaptığınız ödevleriniz var.Danışmaya gelen bazı velilerime ısrarla çocuklarınızın ödevlerini sahiplenmeyin desem de dayanamaz ödevimiz demeye devam edersiniz...Çünkü sorumluluk sahibi insanlar çocuklarının okul hayatını yakından takip ederler..Önünüzde şapka çıkartıyorum. 

• Hele birde ağlayarak okuldan geldikleri günler içiniz parçalana parçalana onu dinleyip "O senin arkadaşın yavrum yarın barışırsınız merak etme" diyerek onu sakinleştirdiğiniz, koynunuza bastığınız günleri düşünün...Baba yüreği dayanamaz çocuğuna....

• Belki son iki yıldır da okula ek çalışmalarla derslerin altında ne kadar zorlandığını bilseniz de "hadi oğlum hadi kızım şu TEOG bir geçsin hepimiz rahat bir nefes alacağız ha gayret" cümleleriyle verdiğiniz destek takdire şayandır...

 Şimdi çocuğunuza verdiğiniz emekleri ve onun öğrencilik hayatı boyunca ne kadar çok badire atlattığını gördünüz...

TEOG da ileride bu emek dolu hatıralardan biri olarak kalacak..

Bu gece bakıp büyüttüğünüz çiçeğinize sarılıp içinize kokusunu derinden çekip "Biliyorsun Ne Olursa Olsun Sen Benim Canımsın"

deyip odasının ışığını söndürüp rahat ve mutlu bir uyku uyuyun....

MUTLU ANNE BABA MUTLU ÇOCUKLAR DEMEKTİR..

İŞTE TAM DA BU YÜZDEN MUTLU TEOG LAR DİLİYORUM...

Benimle Kalın....

7-17 YAŞ KARİYER DANIŞMANINIZ YANINIZDA........

           7-17 YAŞ KARİYER DANIŞMANINIZ YANINIZDA........

HERKESE MERHABALAR.....

Blog sayfam hayalim olan  7-17 yaş çocukları için Kariyer Danışmanlığı sistemini ve artık uygulamaya geçtiğim ERKEN YAŞTA KARİYER EĞİTİMİ çalışmalarımı sizlerle paylaşacağım nitelikte olacak.

16 yıllık Psikolojik Danışman, Rehber Öğretmen,Öğrenci Koçu ve üç çocuk annesi olarak  çocuklarımız ve öğrencilerimiz için çok önemli bir açığımızı acı bir şekilde farkettim.

• Çocuklarımız hedefsiz
• Çocuklarımız plansız
• Çocuklarımız motivasyonsuz
• Çocuklarımız bu konuda çok yanlız....  

Biz Psikolojik Danışmanlar,öğretmenler ve ebeveynler çocuklarımızı bir şekilde tanıyoruz ama onları hedefe götürecek desteği zamanında,doğru ve etkili bir şekilde sunamıyoruz.

Nerede yanlış yapıyoruz ve neden geç kalıyoruz?

Erken Yaşta Kariyer Eğitimi Ne Demek?

Avrupa ülkelerinde çocuklar edinmek istedikleri meslek gruplarına ait ilgi ve yeteneklerini çok küçük yaşlarda tanımaya başlarken bizim ülkemizde 11.sınıfa gelen öğrenci neden hala acaba alan değiştirmeliyim diye düşünmekte?

 Tüm bu soruların yanıtlarını buradan paylaşacağım ve sizlerin yorum ve sorularınızı alacağım.

   Hedefe ulaştırıcı , başarı ve mutluluk odaklı çözümler sunacağım...

  Öncelikle işe Kariyer Eğitiminin tanımıyla başlayalım...

KARİYER EĞİTİMİ NEDİR?

Kariyer Eğitimi; öğrencilerin mesleki gelişimini hızlandırmak, gerçekçi ve tutarlı mesleki eğitsel planlar yapmalarını sağlamak üzere düzenlenmiş, hedef grubun veya bireysel olarak öğrencinin yaş düzeyine uygun hazırlanmış, kariyer farkındalığını arttırıcı etkinlikler, aile eğitimleri ve öğretmen eğitimleri ile zenginleştirilmiş eğitimleri kapsar.

KARİYER DANIŞMANLIĞI NEDİR?

Kariyer eğitimlerinin daha çok kişiye özel şekilde yapıldığı; psikoloji de kullanılan bireyi tanıma tekniklerini temel alarak kişinin mesleğe ve doğru eğitim kurumlarına yönlendirilmesini sağlayan bunu yaparken psikolojik destek veren danışma sistemidir.

Yani şu an pek çok kurumun yaptığı Kariyer Danışmanlığı "İş Rehberliği" nden başka bir anlama gelmemektedir.

Kariyer Danışmanlığında kritik olan; bireyin psikolojik açıdan ilgi ve yeteneklerinin gelişimsel düzeyine uygun bir analizle değerlendirilmesi ve yönlendirilmesidir.

Hedef belirlemede ve özellikle karar vermede sorun yaşayan bireylere psikolojik destek vererek önce bu kritik gedikleri kapatmak ve danışanın yoluna devam etmesini sağlamak gerekmektedir.

7-17 YAŞ KARİYER DANIŞMANLIĞININ FARKI NEDİR?

Etrafınızda kariyer danışmanlığı yapan pek çok kişi ve kurum yetişkinlere uygun iş olanaklarını sunmaya çalışan yetişkinler için yapılandırılmış bir sistemi içermektedir.

Oysa 25 yaş hedef belirleme ve meslek seçimi için son derece geç kalınmış bir yaştır.

Benim Kariyer Danışmanın olarak hedefim 7 yaşından itibaren çocuklarımızın hayatına yön verecek doğru adımları atmalarına destek olmak.

Bu nedenle 7-17 yaş kariyer danışmanlığı ;erken yaşta kariyer eğitimi verecek özel bir danışma sistemi olacak.

                                                                  Benimle kalın....